2. bölüm...

GİRİŞ : EGEMEN tarihçilerin anlattıkları ANADOLU tarihi, tamamen bir hanedan olan OSMANLI “” sözde” soyunun , kan –ihanet-cinayet-bebek katli-sömürü-talan-hırsızlık tarihidir.

İMPARATORLUKLAR , her dönemde , başka türlü olmamışlardır.

BİZ, aksine , HALKIN tarihini anlamak, bilmek istiyoruz.Bu noktada , KATİLLERİN bıçaklarından akan kanları yalayanları, kesinlikle DİKKATE almıyoruz , saygı duymuyoruz…

BAŞLIYORUZ…

Son 500 yılda , Avrupa kıtasında , RUS havzasında, ön Asya’da, HİNDİKUŞ dağlarının doruklarında, HİND yarımadasında …Vs vs vs…
Kurulmuş hükümdarlıkların hiç birisi, OSMANLI gibi, bir ailenin adıyla anılmamıştır.
İNSANLARIN büyük bir bölümü, tarih boyunca , KALABALIKLARI hareket ettirmeyi hayli bilenlerce, sürekli, kendi çıkarları doğrultusunda kullanılmışlardır.
Bu hal de, İNSANLIĞIN pek de kendini idare edebilecek tutum ve akıldan uzak olduğunu işaret etmesi açısından, önemli kaydedilmesi gereken bir “tarihsel davranış” sabitesidir…
BU kullanılmada insanlar, ruhen rahat etsinler diye , işin içine türlü çeşitli “” sözde değerler” katılarak ,yapılacak olan kıyımlar-işgaller vs., hayır hak gösterilmeye çalışılmıştır.
HAÇLI seferleri , KUTEYBE katliamları ,NAZİ soykırımı , KATYN ormanı cinayeti, KARABAĞ Ermeni cinayetleri , her anlamda işgal/fetih .Hemen aklıma gelebilen ilk ağız tespitler.

BU işlerin çoğunda, ÖLÜM, öldürme , “görevlendirilen” kişilere , sıra dışı gösterilmek istenir.
Şehitlik diye tasvir edilen , kutsal bir ölümle taçlandırılarak , kişinin kendini feda etmesi sağlanmıştır.
Bugün bu işi, ABEDE emperyalizmi ve sıçtığı BOK sıra izsüren kuyruğundaki DİNİ hareketler, “şehitlerine” peşinen İLAÇ vererek hazırlayıp , yaptırıyor ve sonra da BOMBANIN pimini çektiriyor.
HOSTES arkadaşım, “” bir hacc zamanı”” , MEKKE üzerinde uçarlarken, uçak yolcularının büyük bir kısmının , toplu halde uçağın düşmesi için DUA ve niyazda bulunduklarını söylemiş ve ardından THY yönetiminden, bir daha MEKKE uçuşlarında görev almak istemediğini rica ettiğini söylemişti…
Cehennemin dibine kadar …

Hiç bir hükümdarlık, bir soy adı ile anılmamıştır dedik.
DEDİK de… 
(( İran’da bir ara hüküm süren KAÇAR hanedanını ve Hint yarımadasında hüküm süren ,BABÜR imparatorluğunu istisna tutabilir miyiz acaba! ))
AYRICA bana sorarsanız, OSMANLI’nın bir aile olup, olmadığı da , tartışma götürür.
RESMİ devlet TARİHÇİLİĞİ yani OSMANLI tapar tarihçilere(!) bakarsanız, onlara göre OSMANLI daima HAKLIDIR, HAKDIR, MÜSVATTIR/EŞİTLİKÇİLİKTİR , adalettir…

Bu OSMANLI neymiş allahım bre!
KENDİ kendini eleştiremeyen/ eleştirmeyen / eleştirtmeyen , eleştiriye TAHAMMÜL edemeyen , her tür düşünce ,benim gözümde , “” gökyüzünde yalnız gezen” bir osuruk kabarcığından farklı değildir.
YÜZÜMÜ buruştururum.
DÖNÜP bakmam…
BAKIN , o çok tırstığınız , hakaret etmekten bir an geri durmadığınız , ama sonunda yine syke syke alet ve edevatlarını, yani teknolojisini AYILA-BAYILA kullanıp, tükettiğiniz BATI uygarlığı, bu hastalığı , günümüzden 500 yıl kadar önce görüp, aklını yeniden tadilâta sokup, hatta dünyayı , çaktırmadan ve sürekli, nasıl sömürebilirim KONU başlığıyla birlikte ele alarak , YENİ ANLAMA ANLATMA yolları bulup, AKILCILIK yolunu aydınlatmaya başlamış.

Biz hâlâ bayağı ciddi ve “imrenilesi” bir U dönüşle , ortaçağın küflü / paslı akıl kılcallarına dönebilmenin hesabı içinde olabilmeyi tasarlıyoruz.
SONRA , iktidarın ardına takılanlar da , gerçekten memlekette bir bok oluyor sanısıyla , 15 yaşımdan beri göregeldiğim , BU TOPRAKLARIN EZELİ VE EBEDİ KLASİĞİ OLAN ,katı TARAFTARLIK maskesi altında , yıllardır biriktirdikleri , EZİKLİK-AŞAĞILIK KOMPLEKSİ- BİR BOKA YARAYAMAMIŞ OLMANIN KARŞI KONULMAZ HIRS VE HINCI ile ellerinde hiçbir türlü KENDİLERİNİ kendilerine ıspat edecek , kişiliklerini parlatacak hiçbir araç-iş-ürün- sanat-edebiyat kalmadığı için , geriye , KALA KALA, ELEŞTİRİDEN muaf olduğunu düşündükleri DİN KALDIĞI için , dün sağda solda at hırısızı gibi gezenlerin , uyuşturucu alemleri düzenleyenlerin , başkalarının karısına-kızına kuduz köpek gibi bakanların…Çoğunu tek tek bilirim bu deyyusların…

BUGÜN , ( SÖZDE ) KATI dindar ve Osmanlıcı kesilmeleri , tesadüfî değildir.
ŞİMDİ ibret olsun diye , OSMANLININ , Anadolu halkının nasıl ve kimlerle IRZINA geçtiğini , MUKAYESELİ tablo ile KISACA vereceğim.
AYRINITISI üçüncü bölümde …

TEPEDE ,her zaman olduğu gibi SULTAN yani ZILLULLAH yani Allahın gölgesi.
Mukayese : bir çok vesile ile hali hazır cumhurbaşı Recep Bey için yapılan DİNİ başlıklı güzellemeleri bir gözden geçirin …

MERKEZİ otoritenin bağrına , isteyerek yerleşen :
Dünün “”DİN ULULARI”” / bugünün DİYANET işleri başkanlığı , bir dolu dini cemaat vs…
DÜNÜN “”TIMARLI sipahileri”” :
Bir çeşit özelleştirilmiş DEVLET iktisadi varlıklarını (( başta tarım arazileri olmak üzere )) ,merkezden kiralayıp,işletenler.
Bugün, ÖZELLEŞTİRMEden aldıkları “” hisselerle “, varlıklarla , olanaklarla , KAMUYU ( yani toplumun gerçekte sahip olduğu varlığı )) ,gözünü kırpmadan sykenler. 
(( Acaba CENGİZ İNŞAAT ,buna bir örnek olabilir mi!!! Bence paşa paşa olur. ))
TIMARLI sipahiler , giderek , VAKIFLARI da elde ettiklerinden dolayı , zaman içinde DEVLET ,YANİ merkezi SÖMÜRÜ örgütü olan OSMANLI hanedanı ve üzerinden geçinen DEVŞİRME sadrazam,vezir örgütü; 
ASKERİ DİNİ ve İKTİSADİ bir “” derneşik devlet işlevi” haline dönüşüp , DİNİ-ASKERİ-HUKUKU- SİYASETİ kapsayan bir SUÇ örgütü haline gelir ve gelmiştir.
PEKİ Osmanlı böylesine zalimdi de,neden o kadar yıl yaşadı!
Cevabı basit : SÖMÜRÜ, zulûm ve baskıcı rejimler, akşamdan sabah bitmezler,uzun sürer batmaları.
ZİRA o düzenden ÇIKAR sağlayan onlarca,yüzlerce “toplum ara katmanı “ vardır.Bu katmanlar , dışarıdan bir iteleme olmadığı sürece, SÖMÜRÜNÜN bitmesini istemezler elbette.

Bugüne baktığımızda , TIMAR ın ne olduğunu anlar gibiyiz,değil mi!
PEKİ vakıf sistemini ! ENSAR’dı , MAARİF vakfıydı ,ıvırdı zıvırdı, ne anlama geliyor.
Hadi üçüncü yazıda görüşelim,daha ayrıntılı yazacağız, unutmayın…