2. Kısım

Ya; huuuuu…

Devletin başta “ cumhurbaşı” bütçesi dahi , kale arkası amigosu gibi, “ evet” propagandasına harcanırken…

Bazıları da kalkıp, memlekette DEMOKR AAA si var demiyor mu!

Bu “” AAAA” sesi/hecesini, genellikle DÖVLET BAÇÇELİ , uzatarak telâffuz eder, benim de tasniyonum , fırlamalık yapardı…

Sadede gelelim…

Önceki yazımızı, LOZAN’da , İngiliz delegasyonunun , İSMET PAŞA’ya nasıl ,yarım okuma gözlüklerinin üzerinden bakarak , NELER NELER söylediklerini , bîzahmet araştırıverin diyerek bitirmiştim!

Tahtaya kalkmak isteyen var mı aramızda!

Galiba yok, o halde kısaca biz deyiverelim…

“ Bizden aldıklarınızı not ediyor, zamanı geldiğinde bu notları ,muhafaza edildikleri yerden çıkaracağız”…

++ İNGİLİZ heyeti başkanı HORACE RUMBOLD idi.++

(( Lütfen Mevzubahs bey başlıklı yazımıza , tekrardan bir göz atınız… ))

İsmet PAŞA, pek tuttuğum bir kişi değildir ama HAKKINI da , kimseye yedirmem,yedirmedim.

ÖZELLİKLE kimi Müslümanların ,utanmadan , sıkılmadan , yalan üstüne yalanla , 2. Dünya harbi münasebetiyle,karaladıkları insan…

Bu yalanların kökünü , kömecini de anlatacağım bu yazıda.SAHİ , bu kimi Müslümanlar,neden bu denli çok yalan söylüyorlar,hiç düşündünüz mü acaba!

MESELÂ…

Bir “” karabasan”  şahaseri olan, değerli MERKEZ BANKASI eski başkanı  DURMUŞ YILMAZ’ın atanma süreci ,buna karşılık dönemin RTE başkanlığındaki hükümetinin  ( eski maliye bakanı ) Mehmet Şimşeğ’i atamak istemesi,cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Bey’in , DURMUŞ YILMAZ’da ısrarı , Şimşeğ’i atamaması, RT beyin , bu esnadaki ,hareketliliği vs…

O “” maliye bakanı MEHMET ŞİMŞEK “”ki, BAKAN iken , ülkemizin 490  DÖRTYÜZDOKSAN ton altın rezervinin, 450/DÖRTYÜZELLİ tonluk kısmının , İNGİLİZ merkez bankası BANK OF ENGLAND’da , emanette durduğunu açıklamamışmıydı!!!

(( Eveeeet, AKEPELİ “” dostlar””. Bu duruma diyeceğiniz bir şey olmalı , ALNINIZIN  SECDEYE gelmesinin dışında!!!))

ŞU anda toplam dış borcumuzun  , 400/DÖRTYÜZ milyar doları aşkın olduğu ifade edildiği bir noktada, 450 TON ALTIN, belki deve kulaktır.

++ HANİ birileri habire artık borcumuz falan yok,deyip duruyor ya! O sırada da SİBİRYA taygalarında(*) sığırlar, sürüler halinde otluyorlar.++

(*) Rus bozkırına, TAYGA denir.

Şimdi ve özellikle.

Bize düşen görev, VARLIK FONU kepazeliği dahil, tüm iktisadi ve sosyal sürgitimizi gözden geçirerek, “” kimi egemenler” tarafından, nasıl bir abdesthane çukuruna doğru, memleket çocuklarının da yardımıyla, itelendiğimizi anlamaya,bilmeye ve karşı tedbir almaya yönelmek olmalıdır.

AMA AMA ve yine de AMA…

Dedik ya, kimi Müslümanlar neden çok yalan söylüyorlar! Ona ,az biraz göz atalım.

SIKILMAYIN ,biraz sabır ama…

KATI-ortodoks- siyonistYAHUDİLER , kendileri gibi olmayanlara , GOYİM derler.GÖYİM denilen “insan” türünün , canı-malı-ırzı- gelmişi-geçmişe , YAHUDİ’ye helâldir.Yani bir YAHUDİ, isterse, GÖRDÜĞÜ LÜZÛM üzerine, bir GOYİM’i öldürebilir, toplu seks yapabilir, malını gaspedebilir vs vs…

Bir halt da gelmez başına.

KİMSECİKLER, “ Bilader, sen napıyooon yaaa “ diye sormazlar.

HANİ MÜJDAT GEZEN sanat merkezini KUNDAKLAYANI , İSTANBUL valisi, “İyi çocuktur, biz bir kötülüğünü/ örgütselliğini feşmekân halini  görmedik, dört de çocuğu varmış “ deyip, muhafaza altına almış ya!

GALİBA bu duruma , aklı selim kişiler itiraz etmişler sanırım ve ŞAHIS,yeniden tutuklanmış.

Hiç fark etmez. Peşinen VALİNİN yaptığı iş, aynen BİR SİYONİST YAHUDİ – GOYİM ikilemi gibidir.1---Kimse kusuruma bakmasın.

HANİ zamanında, DEMİREL , “ Bana SAĞCILAR suç işliyor dedirtmezsiniz “ diyerek , memleketi İKİYE bölmüştü ya!

2—Kimse kusuruma bakmasın.

Neyse, işte O YAHUDİ, “ kendi”” Allahlarının seçtiği ,KUTLU –MUTLU ve hatta PUTLU bir halktır, ulustur.Hatta Müslümanların kitabı Kur’an ‘da dahi, BİZ SİZİ BİR ZAMANLAR BÜTÜN ULUSLARA EN ÜSTÜN HALK KILDIK, şeklinde  bildirmez mi!

Merak eden açar,bakar,bulur,okur.

Bu ifadeyi TERSTEN okursak, Yahudiler, bu seçkinliğin değerini bilselerdi, demekki bugün, BÜTÜN DÜNYA, muhtemel bir SİYONİZM zulmû altında ,inliyor(mu) olacakdı!

Galiba olacaktı.

1. Kimse kusuruma bakmasın.

ŞİMDİ…

Müslümanların kitabında, yalan , iki halde MAZUR görülür.

İlki…

Karı-koca kavgasında ki bana her zaman çok traji komik gelmiştir bu durum.Nedir ki, bilmem kaç tane kadının içinde yaşayan bir erkeğin, neden yalana ihtiyaç duyabileceği, ötesinde, neden çözümü YALANDA arayabileceği izninin verilebileceği …

Nasıl bir Allah bu!

DİĞERİ,  SAVAŞ esnasında.

Kur’ancası; dârül harp,dârül küfür.

Ne demek bu!

Şu demek: Dünyada, her yer mutlaka İSLAM düzenine göre idare edilmelidir.Hristiyanlığın da böyle bir derdi var.Ancak Yahudiler, doğrudan değil de dolaylı götürüyorlar bu işi.

“”Oralar” , İslamlaşmadığı sürece ( ben buna katı Araplaşmak diyorum ) DÂR’ÜL HARP / Küfür diyarlarıdır.İşte bu “İslamlaştırma” esnasında, aynen KATI YAHUDİLERİN GOYİMlere uygun gördüğü “nezaketi”, bu kardeşler de , İslamlaşmamışlara uygun görürler.Bu noktada, ülkemiz, bir kısım katı Müslümanlara göre DÂR’ÜL HARP yahut KÜFÜRDÜR.

Bu tespiti, bizzat ağızlarından duyabilirsiniz İNTERNETTE.Bana, bizzat söylenmiştir bu “değerli ifade”…

Saklısı,gizlisi yoktur.

Bu süreç, zaman içinde , kendilerini aldattıklarından şikayet ettikleriyle birlikte, misli görülmemiş bir “hedef” ortaklığına yürümüştür.

Bu yürüyüşe, ABEDE  “” de””, ( aslında İNGİLTERE ) , her türlü saklı-gizli-kripto  BİLGİ-BELGE ile  destek olagelmiştir.

Zira “matematik” olarak olaylara bakıldığında, “Ergenekon-balyoz”” gibi nitelenen olayların başat ifadelerinin, siyasi irade elinden çıkmış olabileceği mümkün değildir.

NEDEN mi! Çok basit. Bütün ileri sürülen suçlamalar yani cami bombalamalar-kalabalıkların üzerine bomba yağdırıp, feşmekânlamalar …

TAMAMEN “” Nato” senaryolu tatbikatlarında kullanılan , KIRMIZI-MAVİ güçlerce bilinen başlıklardır.Tekmil NATO ülkeleri, her yıl, ikişer defa , toplu olarak ve bire bir yani karşılıklı ikişer devlet olarak, bu SENARYO tatbikatların ,mutlaka alıştırmalarını yapmak zorundadır.

İki kez, asteğmenken ( Genel Kurmay Başkanlığımızda ) , yerin bilmem kaç metre altında, bu tatbikatlarda görev aldım.

İRTİBAT subayı olarak, MAVİ-KIRMIZI güçler arasındaki ,hamle değiş tokuşlarının yazılı belgelerini, alıp, verdim.

Bu işlerden üzerimde kalan kabuk, KAPALI YER korkusu oldu.

DEVŞİRİLMİŞ bir “yönetimin” , kendini devşirenlere karşı yapması gereken zorunluluklar vardır…

CHATNAM HOUSE ‘a , damardan bağlı ,bir “İslami devletler topluluğu” mu acaba!  

Yahu !!!

Manevi Cihazlanma Derneği.

MTTB.

Bir dolu dini cemaat …Saymayalım,ayıp olur.

Mustafa REŞİT PAŞA’dan bu yana, nasıl sevk ve idare ediliyor sanırsınız!

SİZ, özgürlük yerine , Osmanlı rûyalarınıza devam edebilirsiniz!