ÖNCEKİ yazımızda belirtip ,ısrarla altını çizdiğimiz ÇOBAN ve SÜRÜ hikayemize devam etmek istiyoruz. Bu hikayemize , hiçbir rteist/akepist dikkat etmeyecek , biliyorum.İLLE DE doğru yolda olduklarına İMAN edecekler ,etmekteler , onu da biliyoruz.
AMA ben de biliyorum ki, bu ülkeyi gene biz eski haline , normal haline getireceğiz.
ANLAMAYAN varsa yazdıklarımı, birkaç kez okusun lütfen , başkaca da bir şey gelmez elimden.
Şimdi , anlayabileceklerinden şüphe etmediğim arkadaşlarımız,dikkat buyurunuz lütfen…
BİR PSİKOLOJİK(1*) kitlenin en çok göze batan özellikleri şudur: Kitleyi meydana getiren bireyler ,kimler olursa olsun; yaşama tarzları,işgüçleri,karakter yapıları,yahut zekâları ister benzer ,ister ayrı olsun, KALABALIK durumuna gelmiş olmaları onlara bir çeşit ortak RUH aşılar.
(1*) Bir “” akepe “” sokak gösterisinde , “ Bize psikolog , psikiatrist gerekmez, biz halimizden hoşnutuz “ gibi bir İFADE okumuştum. 
Devam ediyoruz.
Bu RUH onları, her biri tek başına,ayrı ayrı bulundukları halde duyacaklarından , düşüneceklerinden ve yapacaklarından tamamiyle başka HİSSETTİRİR.
DÜŞÜNDÜRÜR ve hatta yaptırtır.YANİ , normal koşullarda , bir insanın ya da bir öbek insanın yapmaktan utanabilecekleri bir fiili /işi ,ayıbı BU HAL ile birliktelik meydana getirdiklerinde , rahatlıkla yapabileceklerini BİLİYORUZ.
Güney doğumuzda, bir zaman önce , bir kasabada , tüm “” kasaba ileri gidenlerinin” sürekli tecavüz ettikleri bir 18 yaş altı “ kızımız “ yok muydu”…
BAZI fikirler,bazı duygular ANCAK kitle halinde bulunan BİREYLERDE ortaya çıkar veya fiil / eylem sahasına dökülür. PSİKOLOJİK kitle , bir an için birbiriyle kaynaşmış,farklı unsurlardan TOPLANMA, geçici bir YARATIK gibidir.
TIPKI canlı bir vücudun hücrelerinin bir araya gelerek, bu hücrelerden her birinin sahip olduğu niteliklerden oldukça farklı nitelikler kazanmış TEK BİR VARLIK oluşturması gibi.
İNSAN hayatının en önemli “”ZİHİNSEL”” meçhûllerinden/ bilinmezlerinden biri de iman noktasıdır.
ELEŞTİREL aklın(( YANİ ortaya getirilen bir fikrin , olumlu aklın süzgecinden geçirilmediği yer ve zamanlarda ) yerinde yeller estiği hallerde, “” tarifi tanımı adresi”” ,henüz tam olarak yerli yerine oturtulamayan ve adına İMAN denen bir “” hâl” çıkar ortaya.
BU hâl , olumlu kullanıldığında ortaya ÇANAKKALE , SAKARYA savaşları çıkar.
OLUMSUZ kullanıldığında , MARAŞ-SIVAS-ÇORUM katliamları çıkar.YANİ makası nereden tuttuğunuz veyahut TUTTURULDUĞUNUZ önemli!
İMAN’a // bana göre güdülecek insan// SALT kendi hezeyanları yönünde ihtiyaç duyulduğunda , genellikle “güçlü insan” sarraflarından başlayarak DUMANLA boğulmuş kahvehanelerde 
, ANLAMINI kendisinin de doğru dürüst bilmediği , anlamadığı; FAKAT uygulamaya geçtiğinde ( geçildiğinde ) bütün arzularının yerine getirileceğinden , akıl dışı bir şekilde emin olan, sürekli tekrar edilen cümle – ayet gibi söz sıraları ile bir “cemaat” odasında ya da eğri büğrü , at hırsızı inşaatçıların yarım bıraktığı , basit biriket (*) duvarlı bir avluda, sabahlara kadar yarı aç yarı tok , tekrar edilen bu sözlere KAFA sallayarak , aklınca tekbir ya da zikîr yaylım ateşi altında,kafası büyülenen İŞTE O “” İman SAHİBİDİR””…
Bu tür KURBANLAR , işte o tek yönlü ve kibirli “” İMANA”” insan malzemesi olabiliyorlar...

Kimse KUSURUMA bakmasın:
KAS katı”” talmud(2*)”” destekli Yahudiler, bilmem ne İSA kilisesi takipçileri ki bugün özellikle AMERİKADA sallasan, değişik bir İSA kilisesine değiyor , bilemediğim Hindu , brahman inancının , hoşgörü tanımaz “ katı”” izleyicileri ve en nihayet bugünkü İslami “dünyada” duyduğumuz , gördüğümüz , tanık olmak zorunda kaldığımız , kimileyin insanın KANINI donduran vahşet olayları.
BUNLARI hiçbir şekilde “” hoş görmek, ama efendim demek, yahu onlar da “” diye , AKLI SIRA kendi bokunu gizlemek üzere, başkalarına dikkati çekerek , söze hamle etmek gibi safsata dolduruşlarına , tebessüm ederek bakacağımı düşünmeyiniz.

(2*) Talmud, kısaca TEVRAT'ın yardımcı kitabı gibidir .
Yahudi medeni kanunu, tören kuralları ve efsanelerini kapsayan dini metinlerdir. İbranice lamad (öğrenmek) kökünden gelir. Mişna ve Gemara bölümlerinden müteşekkildir. Talmud'un iki versiyonu vardır: 3. ila 5. yüzyıla ait olduğu kabul edilen[1] ancak daha eski dökümanları da içeren Babil Talmudu ve daha eski olan Filistin ve Yeruşalayim (Kudüs) Talmudu...

EN yüksek değerliliğinden en sıradan toplum katmanına kadar , her SOSYAL çevrede insan, artık belli bir topluluk içine girdiği andan itibaren , derhal “dahil” olduğu “” topluluğun” önderlik yasalarının HÜKMÜ altına girer.
BİREYLERİN çoğu , özellikle kendi halindeki YURDUM insanı kesiminden olanlar yani o ezici bir sessizlik içindeymiş gibi görünen , ruhsal yapısı karma karışık “” gizil” ve “” muamma dolu” KALABALIK … 
KENDİ mesleki esnaflığı dışında, uzun uzadiye düşünülmüş bir DÜŞÜNCE ve YAŞAMI değerlendirme aklî gayretine sahip değildir.BU noktada , bu düşünsel altyapısızlıktan dolayı, kendi kendini MUHTEMEL bir düşünce yapısı içinde akledemez.
BU tarz ve tavır içinde , kendine rehberlik,önderlik etmekten acizdir.Bu noktada ÖNDER devreye girer.
Bu ÖNDER SİYASİ biri olabileceği gibi DİNİ kimlikli de olabilir.AMA unutulmamalıdır ki, ÖNDERİN hüküm ve nüfuzu çok baskıcıdır.Kendini dinletmesi, kurabildiği BASKI şiddetine bağlıdır.Zahmet olmazsa , halihazır cumhurbaşının, gündelikçilik üzerine kurulmuş gibi işleyen , HABİRE birilerini azarlaması eylemine bakınız, sonra gene bize orospu çocuğu demeye devam ediniz.
Babam da yattığı yerden size, kemikleri belki kalmış götüyle gülsün.
Ne dersiniz!!!

NOT : YAzımızın resmini bu kez, konuya ters gibi görünen bir alandan seçtik. AMMA yazmızı dikkatli okuyuncaaaaaa...