ANASAYFA  |  ÖNERİ VE ŞİKAYET  |  İLETİŞİM

BİYOGRAFİ HABERLER MAKALELER GİYOTİN HAVUZU İLETİŞİM
KIRMIZI DÜĞME | HÜSEYİN SUNGUR | Resmi Web Sitesi
  KADROMUZ
 
KIRMIZI DÜĞME

YAZILARI 4

KIRMIZI düğme yazıları

Kıssadan kimseye, güncel TÜRKÜ’ye tarihine

Kale arkasından bakış üzerine…

4

 

a/

İçinde yaşadığımız “devletsi” yapının künhüne ,namusluca baktığımızda,imparatorluktan çıkıp / yani çok ulusluluk / tek parça(!) ULUS devlet elbise dolabından örtünmeye başlandığı andan itibaren,tarihsel pratiğin/KILGININ, özde, “ bir suikastlar (görece) cumhuriyeti “ olarak,sahnedeki yerini aldığını görmek,hiç de zor değildir.

MUSTAFA SUPHİ, ALİ KEMAL,ALİ ŞÜKRÜ BEY ‘den,MALATYA ZİRVE KİTAPEVİ katliamına kadar!

Özünde barındırdığı insan nüfusuna, “yaşam destekçisi ( garantörü)” olması gereken “ “ karlı /flue cumhuriyet”, adım adım,bir kıyım düzeneğine dönüşmüştür.

(( Gel de ANATOLE FRANCE’ın, Allahlar susamışlardı romanını anımsama))

Burada,mutlaka başvurmamız gereken BİLGİ pınarı,tartışmasız,TOPLUMSAL GELİŞİM / DEĞİŞİM / dönüşüm yasaları yani en geniş anlamda, KÜLTÜREL sosyoloji,toplum bilim olmalıdır.

Neredeyse bir yönetme zihniyeti/ tarzı haline gelen SUİKAST metodu,hemen hemen her dönem geçerliliğini korumuş,korumaktadır.

EN sıra dışı aydınlar,bilim insanları , siyasetçiler, yiğit ve yurtsever askerler ( EŞREF BİTLİS suikastı),bürokratlar, her kim iseler , DERİN tanrılara, adak gibi sunulup, öldürülmüş, bu cinayetler zinciri, aynı zamanda da, TOPLUMUN ,”” beyin kaynaklarına yöneltilmiş “ bir “” entelektüel soykırıma “ dönüşmüştür.

DERİN TANRILAR derken, 2. Dünya harbi ertesinde, TÜRKÇÜLÜK davasından tutuklu olan TÜRKEŞ ve arkadaşları,salıverildiklerinde, TÜRKEŞ hariç,hepisinin rütbesi sökülmüş, özlük yani askeri memurluk HAKLARI, ellerinden alınmıştı.

Neden yalnızca TÜRKEŞ’e dokunulmamış ve üstelik, ödüllendirilir gibi de, yurt dışına , eğitime(!!!) gönderilmişti!

Kim/di bu “” derin tanrılar!”

b/

Bu yazıyı, gecenin karanlığını delen, güçlü bir ampûl altında yazarken, görüyor ve anlıyorum ki,bu topraklardaki SOSYALİZM mücadelesi (!) diye izlettirildiğimiz orta oyunu, gerçekte, tuhaf TÜRKİYE solunun ,kendi arasındaki(!) masturmasyon mücadelesinden başkaca bir şey değildi.

Diğer bir değişle, TEK KALE BİR oyun!

Şimdi bu “” tek kale” oyunun kimi “kartları”, cumhuriyete karşı ve “O” nun yanındadırlar.

Bu “ karlanmamış ekran”, bize, bu “mücadelenin ,gerçek parmak izlerini sunuyor ve anlıyoruz.

Bugün CUMHURİYET mücadelesine sarılmak,her şeyin önündedir ve yarınların,sarsılmaz CEPHESİ olmak durumundadır.

“O” nun yanında olmak,”onların” yanında olmak,” O” na bakarak kör kızı oynamak ( Yalçın Küçük’den ), sonuçta, CUMHURİYETİN çöküşünü istemenin, üstü örtük bir ifadesidir.

c/

CUMHURİYET’in çökertilmesinin hazırlık çalışması, 1971’de ,TAĞMAÇ cuntası ile başlamıştır.GEN FAİK TÜRÜN, o dönemde, İST ERENKÖY ZİVER BEY köşkünde, İNSAN eti üzerindeki “ ihtisas çalılmalarına “ başlamıştır. YARBAY TALAT TURHAN, bunları , ziyade yazmıştır. Okunması CUMHURİYET korunmasında, yararlıdır,hem de çok.

NÖBETİ “ TÜRÜN” den devralan EVREN, insan eti çalışmalarına, İST SELİMİYE ve DİYARBAKIR cezaevlerinde, hassasiyetle devam etmiştir. Konunun ayrıntılarını,dönemde çavuş/onbaşı olan gönüllü yoldaşlarımızdan, öğrenmişizdir.

ÇÖKERTME , Bodrum’da bir KOY’un adı değildir.

(( Bkz. MANDIRA FİLOZOFU filmi))

Ankara’nın” manevi şahsında mündemiç/ içkin” olan , CUMHURİYET ‘ in, cenaze hazırlıklarının “ başlama tabelâsıdır” ve ESKİŞEHİR yolu üzerinde, silâhlı kuvvetler / spor okulu “ yerleşkesi” içindedir.

d/

Bu ülkenin bir çok askeri birliğinde, “ TÜRK ordusu, Türk vatanseverliğinin, çelikleşmiş bir ifadesidir” yazar!?

Olmadı, peygamber ocağıdır yazar!

Sanki peygamber, muharip gaziydi. Ya rabbi….

TÜRK ordusu, 1971 TAĞMAÇ “nöbeti “ile bu ifadeden, RİCAT ( geri çekilme) etmekte, zamanın mer’i / geçerli iç hizmet yasası olan, belirgin ve bağlayıcı , CUMHURİYETİ yani devleti, koruma kollama görevini(!), faşizmi – çökertmeyi koruma ve kollama ile değiş/tokuş ettirilmeye ikna edilmektedir.

Ve edilmiştir.

(( Ah, NECİP TORUMTAY paşam, ahhh…))

ARTIK ORTADA çelik bir iradeden ziyade, bir ordu trajedisi görünmektedir.

e/

Çökertmeye “ halay başı” olacak birinin, EVREN olması “uygun mütalaâ” (!) edilirken  , SAKİNE HANIM, halay başılıktan bîhaber(siz) ,Ege ordu komutanlığı lojmanında, emeklilik günlerinde sulayacağı, nane-maydanoz-taze soğan tarhlarının hayali , birden bire GEN EVREN’in, “Hazırlan Sakine, gen kur başkanı atamam çıktı,ANKARA’ya gidiyoruz” ünlemesiyle, derbeder olur.

EVREN-ÖZAL-ÇİLLER ve Erdoğan ; hepsi de, uygun adımdadırlar ve ilk üçü, CUMHURİYETİ, Erdoğan’a teslim etmenin yollarını , KAN ARAZÖZÜ ile sulamaktadırlar.

Hepsinin ortak özelliği ,  WAŞİNGTON ve TEL-AVİV yastıklarına, koşulsuz baş koydukları  (!) şeklinde tarihe not düşülmesi imiş.

İyi saatte olsunlar açısından.

 Demekki YALÇIN KÜÇÜK gibi söylersek, 1971/ Tağmaç “ hanedanı”,TÜRKİYE’nin ,  yeni-ortaçağ başlangıcı olarak NOT edilmelidir.Ancak, üç generali, tekrardan ANMAMIZ tarih ve unutkanlığa yardımcı olmak içindir:

TAĞMAÇ,EVREN ve ÖZKÖK ve ÇÖKERTME’nin üç tarihi: 1971,1980 ve 3 Kasım 2002.

f/

Her iç savaş, emerikan(!) iç savaşı gibi değildir.

(( (!) emerikan demiyor mu, HÜSNÜ MAHALLİ’ye hastayım.))

AMA 1 Kasım 2004’te, VATAN gazetesinde, komünistlere karşı, islamı biz getirdik diyordu GRAHAM FULLER…

Yani EVREN ve cuntası, GRAHAM FULLER İÇİN” BİZ “OLUYORDU.

Ajan fuller, CIA istasyon şefi ve iş adresi, ANKARA.

Peki bizim “MİT” in, WAŞİNGTON’da, istasyonu / şubesi bulunuyor mu!

Son yıllarda, FBI’ın da, ANKARA’da , “şube” açtığını ,TÜRK “matbuatı” sağ ve sağlıklı iken okumuştuk.Demekki ANKARA, bir hayli zamandır , 3. VİYANA gibi bir kuşatma altında ve “parlementer demokrasi” maşallahlar içinde, beşiğindedir.Ve “polis” dahi farkında değildir.

Uzun zaman önce anlamış, lâkin , İYİ SAATTE olanlara anlatamamıştık.Hedefin cahiliye olduğunu,önce KARLI BİR EKRAN olarak gördüm, sonra ,anten yönünü buldu ve görüntü çiçeeek.

Nasıl yani!

1973 yazımın bir ayı, İSTANBUL BEYAZIT, BEYAZSARAY çarşılarında geçti. Müslümanların(!!!) ciğerlerini gördüm orda. Bütün “ İslami ve lastik teker” milliyetçi yayınevleri orda idi.

Ümmeti(!) nasıl kazıkladıklarını, tepe takla edip, riya ve faiz  cenneti kurduklarını,fiilen yaşadım arkadaş.

PRF İLHAMİ GÜLER Hocam, boşuna mı yazdı ,” ahlaksız TÜRK Müslümanlığı” makalesini.

Bugün hedef görüntüdeki KARLILIK temiz’  lenmiş, CAHİLİYE , “ tel dolabına,LED lamba takarak”, TÜBİTAK PROJE  YARIŞMASINADA SERGİLENMESİ DAHİ UYGUN görülen bir noktaya “ terfi” ettirilmiştir.

Benden söylemesi…

 

not : paylaştığım FOTO, cumhuriyetimizin , has evlatlarından,, PRF SABRİ ÜLGENER'dir. 

 

meraklısına!



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

    Bu Habere Henüz Yorum Yapılmamış..!



 
 HABERLER
 
ÖZET OLARAK TÜRKİYE
15. BÖLÜM

Tarih : 19.08.2024
Devamı...
 
 
ÖZET OLARAK TÜRKİYE
13.BÖLÜM

Tarih : 18.08.2024
Devamı...
 
 
 
 MAKALELER
 
BİR EMİNE ROMANI
İÇ DÜNYA ÖYKÜSÜ

Tarih : 10.01.2024
Devamı...
 
 
sonbahara merhaba
candan ve gönülden

Tarih : 14.10.2023
Devamı...
 
 
 
 GİYOTİN HAVUZU
 

ÖZET OLARAK TÜRKİYE
8. KISIM

Tarih : 1.08.2024 |
Devamı...

 

ÖZET OLARAK TÜRKİYE
7. KISIM

Tarih : 31.07.2024 |
Devamı...

 

ÖZET OLARAK TÜRKİYE
6. KISIM

Tarih : 28.07.2024 |
Devamı...

 

ÖZET OLARAK TÜRKİYE
5. KISIM

Tarih : 28.07.2024 |
Devamı...

 


 
 

 
 
ANASAYFA BİYOGRAFİ SIK KULLANILANLARA EKLE GİZLİLİK İLKELERİ İLETİŞİM


Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.

HÜSEYİN SUNGUR | Resmi Web Sitesi | huseyinsungur.com © Copyright 2015-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA