ÖZET OLARAK TÜRKİYE

4

Çökertme

(( BUGÜNLERİ AYDINLATMAYA GAYRET EDEREK ))

Bodrumda bir koyun  ve aynı zamanda da özgün bir türküye verilen addır : “ ÇÖKERTMEDEN ÇIKDIM DA HALİLİM , AMAN KOPTU KIYAMET ----KAYMAKAM BASKISI HALİLİM, AMAN ALDI YÜRÜDÜ --- ÇAKIR DA GÖZLÜ GÜLSÜMÜM’Ü ÇERKEZ KAYMAKAM ALDI “ gibi devam eder , gider türkü .

İMPARATORLUK döneminde ( palavradan osmanlı denilen dönem ) , öyle  müthiş bir soygun düzeni yerleştirilmiştir ki , yer altındakiler-üstündekiler-havadakiler , elele , hep beraber mutlu – mesut bir beraberlik içinde yaşayıp , gidebilsinler .

SİSTEMİN toprak / mülkiyet yapısı iyi irdelendiğinde , gözümüze mertek gibi giren ilk dehşet gerçek , ÖZEL MÜLKİYETİN olmamasıdır , “ DA “ , BU , bilinebilen , huzur içinde anlaşılabilen bir “ mülkiyetsizlik “ değildir .

Ben , çok aradım , taradım , bulamadım ! NEYİ ???

Hangi padişah zamanında ve nasıl , KOCCA İMPARATORLUK , PADİŞAHIN özel “ MÜLKÜ “  olarak , “ kayda geçmiş “ , öyle anılır olmuş .?

Bir örf mü , gelenek mi , buyruk mu …

ASYA’tik bir benzeşme mi !

BİLEMİYORUM …

Kendine özgü FEODALİTE içinde , avrupa feodallerinden / feodalitesinden  farklı olarak ( elbette olacaktı , apayrı bir kültür yapısından geliniyordu . hanedanın kim olduğu belli olmasa da , bilinemese de ) sevk ve hesapta idare edilen “belkide “ bir “ imparatorluk “.

Hep düşünmüşümdür , bu “örgüt” , nasıl oldu da , 600 yıl yaşayabildi !

ÖRGÜT , temelde , aynı arab bedevi gelenekleri gibi , TALANA – GANİMETE dayalı bir mali sürgit içinde .

Sabah tersinden kalkan SULTAN, öteye beriye , habire savaş açıp , sefer tertip edip duruyor . Tabi ki , zamanın AVRUPA – RUS  hükümdarlıklarının , kendi aralarında ve “bize “ doğru , sosyo-politik gerginlikerini de , UNUTMAYALIM .

Ülkeler , toplumlar arasındaki zıtlaşmalar , çekişmeler , bir türlü bitmek bilmiyor .

“” İMPARATORLUK “ , TOPRAK kullanım ( mülkiyet ) sisteminin özüne bakıldığında , gerisin geriye , önce SASANİ ardından da  BİZANS örfünün etkin olduğunu ve o kaynaktan esinlenildiğini görürüz.

Yani “ ikta “ sistemi , yani toprak kullanma hakkı .İKTA’nin özü “” tımardır “ ve bu konu , PRF ÖMER LÜTFÜ BARKAN tarafından , aşılamayan bir eserle , tarihimize kazandırılmıştır . Ne gaamm … Okuyan kaç kişi acaba !

ANADOLU , bildiğim kadarıyla , büyük ölçekli topraklar şeklinde , TIMARLARA bölünmüş , “ tımar “ sahipleri de , toprak büyüklükleri ile koşut olarak , asker beslemişlerdir . Bu askere , TIMARLI SİPAHİ denir …Ancak , bir “ fermanla” tımar sahibinin elinden , toprağı alınabilirdi .

Öte yandan , tımar bünyesinde ufak toprak işleyen köylü de , aklına estiğinde, işlediği toprağı terkedemezdi . Terkedebilmesi için , yerine – yıllık elde edilen ürün ortalamasına göre , “ ÇİFT BOZAN RESMİ “ öderdi tımar sahibine .

Merkezdeki vezirler ile anadoludaki tımar sahipleri , çok ciddi bir koalisyonla , aralarında anlaşıp , ANADOLU toprağını ve gelirlerini , soyup soğana çevirmişlerdir .

Bunun en değerli açıklamasını  , sevgili MURAT ÇULCU , “ kan defteri “ Türkiye’de MAFYALAŞMANIN tarihi adlı , yanılmıyorsam , 5 ciltlik çalışmasında yapar .

(( ŞU ANA KADAR HİÇ UÇAK İNMEYEN , BALIKESİR HAVAALANINDA , ADAM BOYU BÜYÜMÜŞ OTLARI TEMİZLEME İŞİNİ (!!??)  , BİLDİRİLENE GÖRE , 300 / ÜÇYÜZ MİLYONA , “”YAKIN”” BİR ARKADŞLARINA VERMİŞLER )).

Şunu iyice kafamıza sokmalıyız ki , “ parlementer “ sistem tarihinde , kendi kendini , bu denli acımasızca , lânetli bir şekilde soyan , kemiren bir ikinci toplumu , anımsamıyorum .

ANIMSAYANIMIZ varsa , lütfen bu yazıdan sonra beni uyarsın .

Bu durum , gerçekten “” sosyal bilimler” , 21. Yy tarihinde , TÜRKİYE başlıklı , apayrı bir kitabın yazılma gerekçesi olmalıdır .

Ne papaz KALVİN’in isviçreyi soyup, soğana çevirmesi , ne fıransız imparatoru LOI ler , ne İngiliz kırallığı , keza Rus çarlığı .Hatta güneş kıral japon imparatorları .

Son 22 yılda , ülkemde olanlar karşısında , küçük dillerini yutarlardı .

Peki sonuç …