Sevgi cümleleri ve aksi halleri!

“”Seksenler” dizisinin , sıra dışı kahramanı, 46lık Basri Abiye “

İnanın bu toprakları, bu topraklarda doğmuş olmayı çok ama çok sevdim.

Halen kırmızı ışıkta durmadan geçen bay ve bayan sığırlarımızı, bilmem kaç milyarlık arabasının penceresinden, LÖNK diye cıgara tablasını asfalta boşaltanlarımızı,yanındaki arabanın , ön sağ tekerine nişan alıp, ŞILAP diye tükürünlerimizi.

Ne çok sevdim ne çok.

Sabahın seherinde YEŞİL KART kuyruğuna giren,öğlen, mahallesinin yegâne çayocağında , çay ve meşrubat markalarını saymaktan yorulan,İKİNDİ üzeri ise, eline tutuşturulan MOLOTOFLARI ,polise fırlatan,ilk fırsatta OKUL-SAĞLIK OCAĞI- HASTAHANE ACİL servisi , CANKURTARAN aracı yakıp, kundaklayan.

Hem de büyük bir şehvetle kundaklayan.

Çok sevdim !

Gerçi Kemal Hocam ( Prf Kemal Sayar ),farkılıkları tehdit değil de, teklif olarak karşılamamızın hoşluğundan , sevimli bir şekilde söz ediyor etmesine de, bu farklılıkların , aykırılıkların henüz, teklif aşamasına gelemediğini,gelmeye de pek niyetli olmadığını sezinliyoruz.

İnanın,bu topraklarda doğmuş olmayı çook sevdim.

Rîyakârlık yapmıyorum, kimsenin aferinine oynamıyorum, arkanızdan , bir zamanların şirin çizgi film kahramanı , DEĞERLİ köpeği gibi, kıs kıs  gülmüyorum.

Ben, çoğunuzun haberi olmadan , bu topraklar uğruna , şair SELÂHATTİN BATU gibi söylersem; “” hepiniz insan kardeşlerim” için,HATA yapmayı göze aldım.

Yani düşündüm.Ancak düşünegeldiklerimin büyük bir bölümünü , kendi üslûbumla yazmadım,yazamadım.

Anlıyorsunuz değil mi!

Sadece bunula da kalmadım.

Başkaca düşünüp de, değerli bulduklarımın düşünegeldiklerini , sizlere aktarmaya çalıştım.

Çoğunuzun düşünmek isteyip de, değişik korku ve endişelerinizden dolayı,bu yüksek insani etkinliği yapmadığınızı,yapamadığınızı biliyorum.   

ÖZGÜRLÜK, bedeli asla tespit edilemeyen bir insanî değerdir.

Lâkin bu bedeli,ayaklar altına alanların da, her zaman olacağını unutmuyoruz.

 Sabah adlı kazetenin yeni imzalarından, ZAMAN kazetesinden, muhtemelen “şeyinin” – paralel yapı korkusuyla , yamuğa düşmeyelim ayağına istifa eden , SALİH ZENGİN isimli şahsı, konu mankeni olarak ele almakda, herhangi bir sakınca görmüyoruz.

Kendinden evvel köşelerine çekilmiş olan, engin ardıç, hasan bülenk kahraman gibi aaabilerinin izinden gitmekte tereddüt etmeyeceği anlaşılan bir küfür abidesi GİBİ duruyor orda.

Bu imzaları o kadar seviyorum ki, zira çok ama çook öğretici oluyorlar ve onları anlamada, sahiden , başım ve götüm yer değiştirip, hayretlere dalıyorum.

Meğer bizler, 10 00lerce yıldır , MAĞARA devri yaşıyormuşuz ve AKEPE iktidarıyla , uzun süren KIŞ uykusundan uyanmışız.

Bizler, AKEPECİ olmayan hainler, binlerce yıldır mağaralarda, ağaç kovuklarında, dallarda,sazlıklarda, hayvanlardan az hallice  yaşıyormuşuz.

Buna rağmen sizleri çok seviyorum.

AMA sizden önce topraklarımı, börtü böceğimi, ırzına geçmekten çekinmediğiniz ORMANLARIMI, UZUN GÖLÜMÜ, çakır dikenlerimi,hayvan türlerimi seviyorum, darılmaca yok.

SAYENİZDE, çok yüksek “” malûmatlara””  sahip oluyoruz.

Örneğin “meselâ”, bugüne değin , meğerse ÖLÜLERİMİZİ yıkamayı bilmiyormuşuz .Cumhurbaşı beyefendi sayesinde, bir kız imam hatip okulu açılışında, yaptığı vurgudan dolayı, konun hassasiyetini ANLAR olduk, sağolsun.

GERÇİ cumhurbaşının bu değerli katkısı, az daha önceki zamanda, MISIR BAŞ müftüsü tarafından verilen bilgi karşısında, hikâye ama, bilgi bilgidir ne de olsa.

Ne demişti MISIR müftüsü ???

Ey erkekler, karınız öldükten sonra, bir hafta içinde , hatunu gömmeden,evinizde ZYKİŞEBİLİRSİNİZ!!!

Açın bakın haber arşivlerini.

Sarsılmaz ve  özendirici bir beyan karşısında bulunduğumuzu anladığım an,sizler gibi yüksek öğretici ve yönlendiricilere  saap olamadığımız için, ne kadar  hayıflansak azdır diye düşündüm.

Sizleri çook seviyorum,hem de çok.

İşte bu görkemli dünyanın, pek bir malûmatkâr kazetesi sabahın, yeni kalemi SALİH ZENGİN, 7 haziran seçimleri ile 1 kasım seçimlerini mukayese ederek, bazı memleket okur yazarlarıyla, aklınca kafa bulmaya soyunmuş.

Şimdi,yazının yakınına geçelim ve içeriğine hamle edelim.

Efendim 6 Kasım seçimleri, TÜRK irfanına sırtını dönen, BATI MANDACI , kara propagandacı  TÜRK aydınlarının hezimeti imiş.SZ., burada toptan bir ifade kullandığı için , AKEPEYE muhalif herkes, bu küfrün içindedir,ona göre.

Efendim , seçimlerden evvel, memleketimize gelmeye karar veren alaman başbakanı ANGELA MERKEL’e, bu kara vicdanlı TÜRK aydınları , “ gelme “ diye mektup yazmışlar.

Bu günahkârlar, sadece bununla da kalmamış, ANKARA katliamında, DEVLET- AKEPE payının olduğunu düşünüp, fikirlerini beyan edip  ve bunun için BM den de bir komisyon istenmesinin  doğru olacağı kanaatine varmışlar.

AMAN bir zevkle, şehvetle yazıyor ki SALİH , arşivlenecek cümleler buluyor ciğerim benim.

AKLI sıra , “yeni mandacı” diye paçozlayıp ,aşağıladığı , belkide osbir çekerek haz aşamaları kaydettiği  yazısıyla,  ortada bırakıp kaçtığı eski kazetesi ZAMANDAN , sabaha girişinin hakkını vermenin götkuşağı ışıklarını saçtığını düşünüyordur.

Öyle ya, bu ülkede düşünmeyeceksiniz.

Düşünüyorsanız bile kendinize saklayacaksınız.

Neden ?

DÜŞÜNEN KAFALARA TEHLİKELİ FİKİRLER ÜŞÜŞÜR, büyüklerimiz her şeyi bizden daha iyi düşünür…

KALIPLAŞMIŞ , ellenmemiş, hiçbir zaman yorumlanmamış, eleştirilmemiş , gündemi işgal ediyor olmasına İTİRAZ EDİLMEMİŞ  bu cümlenin hükmünün :

İzleği olan bu çürük anlayışın kalemşörlerinden , başkaca bir değer ciddiyeti, anlamsallığı beklemek !!!

ATOMU yeniden parçalatmak kadar tuhaf ve aykırıdır düşünenler için.

DÜŞÜNMEYENLER ise.

 İnsanlığa daima tehlike pınarı olmaya  devam edeceklerdir.

Onlar BENİ sevmiyorlar, bunu,bizzat kendi ağzılarından dinledim,kaç kez. Ama ben onları ölünceye kadar seveceğim.

ŞİMDİ ; ELBETTE BU ÜLKEDE  birilerinin kalkıp da , ülkeyi ziyaret etmesi söz konusu olan bir ülkenin başbakanına , “ Hayır ,bu ülkeye gelme” diye niyet bildirmeleri,bu toprakların ÇÜRÜKSÜ KÜLTÜR yapısı olan , HAMASET-İMAN ve bilmem ne doku girdili , “” İRFAN” dünyasına , aykırı kaçar, kaçmaması düşünülemez.

Yapılan “iş”, düpedüz gûlyabaniliktir, hâd bilmezliktir canım!!!

ZİRA , bunu yabanıl , paçoz, anti Tayyipçi, mandacı bulanlar, ömürleri boyunca,başkalarının çarık çürük düşündüklerine , daima el pençe divan durmuş,ceketlerinin orta düğmelerini ilikli tutmuş, ısrarla SAYIN diye başlayan cümleler kurarak,  yeryüzüne doğmuş olmanın güzelliğine,biricikliğine,şiirsel şehvetine,doyumsuz sonsuz kutsallığına,köpekleşerek , İHANET etmişler, etmektedirler.

ANKARA katliamının ,sonuç itibariyle,bir devlet-akepe terörü olabileceğini  savlamak, ÖZGÜRCE düşünmektir.

YANİ, bizler, sistemin- egemen gücün- muktedir olan insan şeklindeki biyolojk varlıkların,sözde akıllarının ortama akıttıkları biçimde düşünmek ve anlamak zorunda değiliz bay Salih zengin.

BU katliam için , BM’den denetim istemek yanlıştır. Eleştirel yaklaştığın unsur,sadece bu olsaydı , sorun olmazdı bay Salih zengin.

Ondan dolayı, durumu eleştirenlere kıl olan Salih zengin ve “” gibi düşünenleri””  için , düşünce özgürlüğünü savunmama rağmen, bu tür yok edici, aşağışayıcı , küfür –hakaret içerikli söylemi olan  özgürlüğü savunmuyorum.

Eciş,bücüş birer zavallı haline girmeyi istiyorlar gözümde.

Bay Salih zengin ve gibileri, kapıkulluğuna henüz soyundukları zihniyetin, zamanında DOLMABAHÇE açıklarına demirleyen 6. FİLO gemilerinden, TOPRAKLARIMIZA ayak basan ABEDE donanmasının bu eylemini , AÇIKCA İŞGAL olarak yorumlayan YURTSEVER  ağabey ve ablalarımızın, CONİLERİN üzerine, sembolik de olsa,  yaptıkları fiziki saldırıyı, abi ve ablalarımıza , hem de arkalarından tekbir ve palalarla saldırarak sabote eden, bu şekilde , ANADOLU tarihinde, ender bulunan BİR İHANETE, hem de arkadan ,kalleşçe saldırarak İMZA ATAN İNSANLAR OLDUKLARINI bilemiyor OLAMAZLAR.

Bu ihanet yani dindar-milliyetçi – sözde bu toprakların ( Salih zengin GİBİ SÖYLEYELİM ) irfanına sırtını dönmeyen çocukların, topraklarının işgaline karşı koyan kardeşlerini ,kalleşçe boğmaları, olsa olsa , bugün, DAŞAKLARINI yalamaktan yüksek bir embesil (*)  haz duydukları OSMANLININ , evlat katli geleneğinden düşmüş bir kötülük tohumu olsa gerektir.

(*)http://embesil.nedir.com/

Özel not:

Neden embesil yazdım?

Çok da meraklı olup, aşağılamak, tiye almak  için değil .AKSİNE yapmakta olunan iş, gerçekten akıl sağlığına aykırı olduğu için.

ZİRA, 2015de yaşayıp, ahh STALİN demek, vah ATATÜRKÜM,seni çok özledik , ne zaman geleceksin demek, dindarların , hangi biçimde olursa olsun, peygamberleri için , hem de hiçbir zaman görmedikleri, göremeyecekleri bir şahıs ya da şahıslar için.

Gözyaşı geceleri düzenlemeleri, kimilerinin fetih geceleri düzenlemeleri, fetih nesli adı altında, geçmiş zamanları özlemeleri, yani bilmedikleri, yalan yanlış, eğri büğrü, doğru kavisli yazılanlardan başkaca , hiçbir BİLGİYE sahip olmadıkları zamanlarda yaşamış kişi ve düzenler  için , kendilerini parçalamaları,kendilerini onunla tarif etmeleri, pek akıllı,uslu bir davranış değildir.

Bu açıdan, ülkem insan malzemesinin, bulunduğu külüstür yerden , ayağa kalkıp, akıl kalitesinin yükseltmesinin hizmetkârı olmak istiyorum da.

ONDAN …