Sonsuz ( Sungur) Bey Tarihi

Bugün ! 13.02.2020

2

Meserret Hanım Teyzemiz’i defnedip, evine varıldı.

Ben, bilerek geç çıktım yukarıya.

ANNESİZ ilk dakikalarını, duyumsasınlar istedim.

Geride kalan arkadaşlarım yani çocukları.

Bu vesileyle,TAZİYELERDE dikkatimi çekegelen , bazı noktaları paylaşmak istiyorum.

SAPLANTILI dindarların , derisini yüzmek istedikleri, rahmetli PRF YAŞAR NURİ BEY’den, binlerce kez dinledim:

KURAN diriler içindir, ölülere,bu kitaptan rahmet hayır vs yoktur şeklinde özetleyebileceğim , ilgili “” sûreyi”.

SİZ, İSTEDİĞİNİZ KADAR KURAN OKUYUN. YAPTIĞINIZ NAFİLE BİR İBADETTİR.. Diye devam eder,ilgili sûre…

GEÇİYORUZ.

Çok sevdiğim, saygı duyduğum bir kardeşim var. Birkaç yıldır facede , katkılarını,bana selamlarını takip ediyor ve seviniyorum.

Kurana dönüyoruz.

YALNIZ BANA İBADET EDECEKSİNİZ…

ALLAHTAN BAŞKA RAB EDİNMEYECEKSİNİZ.

BU KİTAP, SİZE APAÇIK İNDİRİLMİŞTİR.

Şeklindeki,  UYARI ifadelerini de anımsayalım.

ŞİMDİ harekete geçiyoruz.

Bu değerli kardeşim, ölümler karşısında, aşağı yukarı , şu ifadeleri kullanıyor…

İNNA RACİUN diye bir tümceye başlıyor.

Ardından , “korktuğundan emin olsun” şeklinde, bana ilk paylaştığından beri, çok tuhaf/garip gelen bir anımsatmada bulunuyor.

KORKTUĞUNDAN EMİN OLSUN.

NEDEN KORKACAK İNSAN!

KİMDEN KORKACAK.

NASIL KORKACAK!

KURANI,kaç kez okudum. Artık gerek duymuyorum da, ölümle ilgili, böyle tuhaflıklar olduğunu anımsamıyorum.

HER NEFS/YANİ KİŞİ, ÖLÜMÜ TADACAK diyor.NOKTA…

Başkaca bir bildirim yok!

ŞUNU,artık , tartışmasız bir kesinlikle ,ifade edebiliriz gibime GELİYOR!

ÜLKE(m) , giderek , dine bağlanmaları sıkılaşan kardeşlerimiz bağlamında, ruh sağlığı, ciddi derecede tehlike içindedir.

REŞAT NURİ BEY’İN “” çalıkuşu” romanında, okulun başhademesi rolündeki TOMRİS OĞUZALP, bu saplantılı/tehlikeli ruh halini, enfes “oynamıştı”…

Bir diger gözlem de şu!!!

Belediyeden kuran okumaya geldiler.

GÜZEL(!)…

Neden kadınlı erkekli,takkeli,başörtülü SİMSİYAH GELDİLER…

Bana “taziye evine geliyorlar,saygıdan siyah giyinmişlerdir” demeyin!

BİR METRE MESAFEDEN, KIYAFETLERİNİ inceledim.

“”resmi iş kılıkları “idi…

Ki,artık kaldırımlarda, baştan aşağıya, “””SİMSİYAH”” soğan gibi, kat kat giyimleri ile kadınları görmüyor muyuz!!!

2/ İZLANDA parlementosunun, yakın geçmişte aldığı, özellikle hrıstiyanlık/ İslamiyet ve Yahudilik bağlamında, tüm dinler için aldıkları:

DİNLER, İNSANLIĞIN RUH SAĞLIĞINI BOZAN UNSURLARDIR kararını, ciddiye almak gerekir.

3/Din ve ayrıntısının tartışılması,çok derinlere gider.

ANCAK, açık ve özgür bir zihinle yapılabilir.

ÖN KABÛLLERİ olanlarla, bu tartışma yapılmaz.

Kendi payıma, bir ara yapardım,cehaletimle!!!GÖRDÜM ki, boşa nefes, boşa “” aklî” enerji tüketimi.

Bu iş YANİ “” var mı yok mu” konusu, varolan dindarlarla yapılabilecek bir tartışma değil.

4/

Bir arkadaş, RTE’nin suyunun ısındığını, temmuzda erken seçim yapılıp, defterinin dürüleceğini söyledi.

Benden 1000km uzakta yaşayan bu değerli kardeşime: gelir,döverim seni…

BU DENLİ İKTİDARA tırnaklarını geçirmiş bir sosyal katmanın / “ erkin”, ailenin, bir erken seçimle ,bırakıp gideceğini mi!

BU DENLİ TOPLUMA hakim olma yolundaki “ cemaatlerin”, bu gücü, dan diye bırakacaklarını mı sanıyorsun!? 

Bunun bir tek şartı vardır:

TEORİK OLARAK BİR SİVİL/ASKER ya da yalnız asker odaklı DARBE…

15 Temmuz soytarılığı değil. O da, temmuza yetişmez be annem!