Kırmızı düğme yazıları

bir cinnetin anatomisi…………..

ANATOMİ, tıp biliminde esas alandır. Bir hekim, insan vücudunu , en ince ayrıntısına kadar , kas-damar-kemik vs , bilmek zorundadır.

Aksi halde, sanmam ki, eğitimine devam edebilsin.

TOPLUMLAR DA böyledir. Çok ama çok kılcal alanları vardır ve dikkat,sabır, emek ister.

ANADOLU’nun yazgısı, dünde ,önceki günde, evvelsi haftada vs aranmamalıdır.

Bu yazgı, “ Türklerin” Süleyman şah ( dediklerine göre) komutasında, trakyaya geçerek, balkanlara doğru ,ağır ağır yürümeye başlamasıyla, kontak açmıştır.

DAHA önceden , ENDÜLÜS emevi üzerinden, “” DOĞU” kültürü ( İSLAMİYET)) ile yüzyüze gelen  Avrupa, İBERİK yarımadasını , kıta avrupası ile doğal sınırla ayıran PİRENE dağları sayesinde, “ arap” akınlarından kendilerini koruyabilmiş ve 732 tarihinde, PUVATYA ( fransada ) savaşında, CHARLES MARTEL’in,arap komutan abdurrahman el gafikiyi yenmesiyle, kıta içerine doğru olabilecek bir ARAP akını ve işgali , önlenmiş oluyordu.

Pireneleri BİR KEZ, efsanevi KARTACALI komutan ANİBAL, bütün güney avrupayı ,sahilden  geçti,kuzeyden İTALYA’ya girdi, devasa ROMA ‘yı ,yerle bir edecek olanak elinde olduğu halde, ANLAŞILMAZ bir biçimde ,savuştu memleketine gitti.

ROMA bu, yediği dayağı unutmadı,sabırla ANİBAL’i takip etti ve sonunda öldürdü.

MEZARI ,bizim GEBZE cıvarındadır.( MERAKLISINA )

Ancak,bu kez durum böyle değildi. BALKANLAR’a doğru , PİRENELER gibi ,yüksek ve yalçın dağ sıraları yoktu ve türk akınları, bütün rahatlığıyla, kıtanın içine doğru akabiliyordu.

YILLARCA düşünmüşümdür, neden ANADOLU beyliklerinden yalnızca KAYI BEYLİĞİ ( son derece yanlış ve kasıtlı olarak Osman oğulları denen ), avrupaya doğru açılmak istedi de, diğer onlarca BEYLİK, rahatını bozmadı(!)

YERLERİNDE otursalar, efendi gibi, işlerine ,güçlerine baksalar ,bizansdan yüksek değerlikli bilgi çekselerdi, OLMAZ MIYDI…

KANAATİM, Avrupa içlerine akmalarını, Bizans dürtüklemiş, dikkati kendi üzerinden balkanlara verilmesini sağlamış olabilir.

(( MERAKLISI, “” Edward n. LUTTWAK”” ın , Bizans imparatorluğu’nun büyük stratejisi adlı dehşet eserine bakabilir …/ EPSİLON yayınları ))

Tam burada, şu konuda anlaşalım.AKSİ halde, yazının kalanını okumasanız da olur…

“” BİR ÜLKENİN”” , BİR BAŞKA ÜLKE TARAFINDAN , hangi nedenle olursa olsun “ FETHEDİLMESİ”, İŞGALDİR.

ŞEHİT(lik) , az gelişmiş , romantik zihinlerin, kendi egoları uğruna  savaş ÇIKARTANLAR için , RAHATÇA ölebilmelerini sağlayabilmek amacıyla  , uydurulmuş, din duygusu ile soslanmış / avcarlanmış bir uygulamadır.

BİR ÇOK dinde, özellikle de islamiyette , yoğun olarak işlenen konuların başındadır.

Bir çok dinin arka planına bakıldığında, tek bir şey görülür: VAHŞET, insan kıyımı.

Bu yazıdan hedefimiz, dinleri yorumlamak vs değil, inanmadığımız,içinde olmadığımız bir “inanç dairesini”, yorumlamak derdinde değiliz.

NEDİR Ki, kazın ayağı öyle değil.

ARABİSTANLI LAWRENCE filmini ,tarafsız bir gözle izlerseniz, yıllardır,başımıza nelerin,nasıl ve neden örülmekte olduğunu çok iyi anlarsınız.

BUGÜN büyük hedef, TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİN, ince kıyım “şırdan” çorbası gibi, çökertilmesidir.

BUNUN için de, temel taktik/ yöntem, CUMHURİYET’in sosyal hukuk ve laik duruşunun altına,dinamit koymaktır.

BU DİNAMİT KOYMA ise,bu kez çok farklı bir şekilde uygulanmaktadır.

BİZZAT ülkenin kendi evlatları tarafından, ÜLKE , tuğla tuğla sökülmektedir.

ENGEREK yılanı, avını yutmadan önce, gözleri ile hipnotize eder ve av, haniyse soluksuz kalır.

Ardından davranarak, avını,kazasız belâsız yutar.

ZATEN “” ATATÜRK” ten sonra, bu ülkenin insan malzemesine uygulanan “milli eğitim,” tam anlamıyla bir cinnet model provasıdır.

NEDİR bu “” cinnet model” provası.

Basit olarak bildirelim:

HAFTA SEKİZ GÜN,MİLLİ EĞİTİM TALİM TERBİYE KURULU TARAFINDAN, EĞİTİM SİSTEMİNİN, AL BAŞTAN YAPILMASI.

Bu şekilde “” sersemletilen” bir toplum, güle oynaya, kasabının bıçağının altına yatar ve “ “keşke yunan kazansaydı” yı üretir,  “biz Türkleri de seviyoruz “ belirtecine,gıkını çıkarmaz, ananı da al git diyenlere, şöööyle bir bakar.

 

HEPSİ BU.

EMPERYALİZM’in en yeni YAP BOZ laboratuarıdır TÜRKİYE…

Yani “” cinnet mekan” dır…