ANASAYFA  |  ÖNERİ VE ŞİKAYET  |  İLETİŞİM

BİYOGRAFİ HABERLER MAKALELER GİYOTİN HAVUZU İLETİŞİM
KOCABUCAK | HÜSEYİN SUNGUR | Resmi Web Sitesi
  KADROMUZ
 
KOCABUCAK

HİKAYELERİ ! 9

9. bölüm

Tabiatüstü bir mâna raksı gibi, içinde dolanıp duran sözler , aniden,yoktan varolan patikaları aşarak gelip,huzurlu bir yerleşikliğe dönüşmüştü.

 

Geceler boyu , burada bu odada,eskinin yıkılıp,yeninin kurulmasını,kurulabilmesini düşünmüş, gündüzler gecelerin,geceler de gündüzlerin gerdanlığı olmuş,birbirinin içinde sanki bir sisin sırtından indiği dağlara geri dönnesi gibi, yitip gidivermişlerdi.

Yeryüzünde bilebildiği tüm günahlarının , eski ve sararmış resimlerin hapsolmuş mâna titreşimlerinin içinde olabileceğini kendine tekrar ederek, görebileceği tüm maskelerin içine bakmayı düşündü.

“Zavallılar “ diye habersiz bir kelime geçti zihninden.

“Zavallı maskeliler”.

“Aslında sokak köpeklerinden bile sahipsizsiniz,farkında mısınız ?”

Kime doğru konuşuyordu! Şuurunun apansız gölge oyunlarının tesirinde kalmak tehlikesi.

Odanın.

Odasının tam orta yerinde durmuş,sanki çevresinde kendini mahçubîyet içinde dinleyenler varmış da, onlara tenbihlerini aktarıyor gibiydi.

Düşündüğü ,bir masal kahramanının bitmeyen gücü ve saadetinin sürekli kılmayı murad ettiği bereketli yarınları,bir cennet rûyası biçiminde var edebileceğini , kendisi gibi diğer ölümlülere de malûm etmek  istediği zorlu zamanlarmıydı!

Diğer ölümlülere de anlatmak istediği, bu yeni yol arkadaşını tanıtmak,zihinlerinde kendisi gibi var edebilmelerini sağlamaktı sadece.Bu yol arkadaşı,tahmin edilenlerin dışında,soluk alabilen bir haldi.Bu hâlin ,hissedilen baştan çıkarıcı dîmağ lezzeti,aslında insanın kendisi gibi bir insana hasretinden başka bir şey değildi.

Bilmekten zîyade,ilkin bulmaktı aslolan , bu durumun varoluşu önünde.Arayanlar,belki bulamayacaklardı.Ancak bulanların , daima  arayanların arasından çıktığını hatırladı.Doğduğu odaya, çatlamış toprağa hasret eden suyun , toprağın etinde kayboluşu gibi girdi.Gözlerini,sadık birine emanet edildiği belli olan duvarlara, sınırları görülmeyen bir serveti süzer gibi gezdirdi.Evet,aradan onca zaman geçmesine rağmen , hayata gözlerini açtığı bu oda,aklın tek bir mevsimi gibi muhafaza edilmişti.

Anası Besime Hanım’ın bir görüşte tanıdığı tütün tabakası,doğduğunda yapılmış kirevit yatak,bütün ûkde ve hasretleri boylu boyunca görüp, sükûnetini bozmayan boy aynası.

Hep bir aradaydılar artık.

Döndü , aynaya doğru birkaç adım attı.

 



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

    Bu Habere Henüz Yorum Yapılmamış..!



 
 HABERLER
 
TUTUNAMAMAK
NASIL BİR EDEBİYAT

Tarih : 17.12.2024
Devamı...
 
 
BÜYÜKEVİN HİKAYESİ
2.2. BÖLÜM

Tarih : 26.11.2024
Devamı...
 
 
 
 MAKALELER
 
BİR EMİNE ROMANI
İÇ DÜNYA ÖYKÜSÜ

Tarih : 10.01.2024
Devamı...
 
 
sonbahara merhaba
candan ve gönülden

Tarih : 14.10.2023
Devamı...
 
 
 
 GİYOTİN HAVUZU
 

ÖZET OLARAK TÜRKİYE
16. BÖLÜM

Tarih : 23.11.2024 |
Devamı...

 

ÖZET OLARAK
TÜRKİYE / SONBAHAR 1

Tarih : 21.10.2024 |
Devamı...

 

ÖZET OLARAK TÜRKİYE
8. KISIM

Tarih : 1.08.2024 |
Devamı...

 

ÖZET OLARAK TÜRKİYE
7. KISIM

Tarih : 31.07.2024 |
Devamı...

 


 
 

 
 
ANASAYFA BİYOGRAFİ SIK KULLANILANLARA EKLE GİZLİLİK İLKELERİ İLETİŞİM


Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.

HÜSEYİN SUNGUR | Resmi Web Sitesi | huseyinsungur.com © Copyright 2015-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA