ANASAYFA  |  ÖNERİ VE ŞİKAYET  |  İLETİŞİM

BİYOGRAFİ HABERLER MAKALELER GİYOTİN HAVUZU İLETİŞİM
SİZİ RAHATSIZ ETMEYE | HÜSEYİN SUNGUR | Resmi Web Sitesi
  KADROMUZ
 
SİZİ RAHATSIZ ETMEYE

GELDİM/ALİ ŞERİATİ

 

(Ben de )

2. Bölüm

Mustafa Kemal Paşam, suyun öte yanındandır.
Yani Ege'nin batı sahilinden. 
FELSEFENİN ve felsefi düşünce faaliyetinin , evvelâ DOĞU EGE kıyılarında yani BATI ve GÜNEY BATI Anadolu sahillerinde ortaya çıktığını biliyoruz.
TARAFSIZ tarih,bize İÇ-KARA memleketlerinden ortaya çıkan bir FELSEFECİ bildirmiyor.
Ne bugünün yunanı , ARSİTO'nun yunanıdır.
Ne de günümüzün BODRUMU, zamanındaki hemşehrimiz, TARİHÇİ HOMER'in Bodrumudur.
Hatta HALİKARNAS BALIKÇISI'nın bile değildir.

AMA bugünün ""yunanı",tüm kabahatlerine rağmen , bize göre, haylice ilerdedir...
UYGARLIK ( medeniyet demeyi uygun görmüyorum ) tarihi, insanın alet-edevat yaparak yaşamını kolaylaştırmasını bize aktardığı gibi , nasıl ADAM olup olmamakta olduğunun,adımlarını da açıklar.

Bu noktada, memlekette ( bütün dünya ) varolan VAH(İ)Y ESASLI denilen din ilkelerinin tamamı, bize doğruyu göstermemektedir.
SIRTIMIZI onlara dayayarak, insanlığımızın serüvenini öğrenemeyiz.
Gerekçem, son derece basit girdilere dayanmaktadır...

Hiç bir bu VAH(i)Y tarz "" inanç "" ilkeler yumağında, AÇIK SEÇİK bir şekilde, İNSANLIĞA "" birbirimizi sevme" tavsiyesi yoktur.

SÜREKLİ bir elçinin yüceltilmesi, birilerinin birilerine üstünlüğü, ceza-korku- kan-nefret- allahlarından asker arkadaşı gibi, okeydeki 4. gibi söz etmek- dolayısıyla, aslolan YÜCELME- DUYGULARIN OLGUNLAŞMASI- NEFS denetimi gibi, görünen ve görülemeyen hallerimizin ıslahına yönelik (kesinlikle) olmayan ihtarlar, tenbihler, korkutmalar.

Bugün bu ilkel tavırlara "tav" olan duyguların sahiplerinin, DÜNYA EGEMENLERİ tarafından , bölgemizde nasıl kullanıldığını , esef ve can hıraş üzüntüyle izliyoruz...

Şimdi biz EGE'nin öte yanına dönüp, Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'nin yaşamına, gerçekçi bir gözle bakmaya çalışalım ve sizlere, bu sıra dışı adamın üzerinden nasıl AHMAKLIKLAR yapılageldiğini , içinizi kanırtarak,göstermeye çalışalım.

Paşam da bizler gibi uyuyan-uyanan-sinirlenen-kavga edebilen-cinselliğini,fırsat buldukça (*) yaşayan-rakı içen-belkide arada bir dağıtan biridir .

(( Geçenlerde sapığın biri,beni çıldırttı. Paşamın bir de ANTROPOLOG yönü varmış yani insan bilimciymiş PAŞAM!Bunun için , hiç üşenmeden bir de kısa video-film yapmışlar.Belki size de gelmiştir. ))

TÜRK, sırp, rum,gizli yahudi asıllıymış ; zerre kadar ilgilenmiyorum.Çünkü HUBBLE teleskopuyla, yeryüzünü izliyor ve dehşete düşüyorum bu basitliklerden...

Hubble'dan yeryüzünü takip edince , ne denli BASİT ACİZ CAHİL ALÇAK ŞEREFSİZ ce yaşadığımızı görebiliyorum.
Benden söylemesi,tavsiye ederim...

SONRA anlıyorum ki, bu saate kadar,cidden zaman yitirmiş, haybeye otlamışım sağda,solda.
Ama iyi olmuş bir bakıma.Nedir ki, bizim ( olmayan ) "" entelektüel"" kadrolarımızın , günah çıkarmak gibi, özür dilemek gibi, ben hata yapmışım demek gibi üşengeçlikleri YOKTUR, olmamıştır.

Benim bildiğim bir tek KEMAL TAHİR,ki pek de MUSTAFA KEMALCİ değildir, ara sıra , " yanılmışız" yahu demiştir, diyebilmiştir.

Mustafa Kemal Paşam putperestlerinin yazageldikleri gibi, PAŞAM, Manastır( bugünkü Makedonya ) askeri mektebini , 1.likle değil, 11.likle bitirmiştir,meselâ...

AMA olmaz, ille de adamı birinci yapacağız .
Musanın,isanın,Muhammed'in putperest tapınırları olur da,PAŞAMIN olma mı!
Bugün IŞİD, şayet askerlerimizi yaktıysa, iktidar ve yalakalarıyla birlikte , bu putperestler sorumludur bu rezaletten.

Yine putperestlerin yazageldiği gibi,bağı bahçeyi çok sevdiği için, DAYISININ bostanında yazları KARGA çavuşluğu yapmamıştır.

ASKERİ mektebe gidişi ve yazları karga çavuşluğu yapmasının nedeni, babasının vefatından sonra,ciddi geçim darlığına giren valdesinin , ikinci evliliği yapması ve kendisinin "üvey babayla" geçinemeyip, evde kalmak istemeyişidir.

Bu kadar basit ve insanî...

Tam zamanını kestirememekle birlikte, ilkin Selânik yakınlarında, köy irisi bir kasabada yaşarlarken, dehşet bir SEL gelir. Ortalığı yıkar, geçer.Ciddi açlık başgösterir, öyle ki, köpekler dahi , örtü toprakları akıp,gitmiş olan mezarlardan fırlamış cesetleri, yerler.
Bu cesetlerden biri de, paşanın,çok küçük yaşta yitirdiği erkek kardeşidir.
Paşa'nın bu olayı gördüğü ileri sürülmektedir.
Daha fazla ayrıntı için, meraklı okurlarımız, PRF VAMIK VOLKAN / KÖR İNANÇLILAR kitabına bakabilirler.

VAMIK VOLKAN Hoca, paşanın, devletimizin yeni şekline, "" o denli"" yoğun" reformlarla abanmasını, iki nedene bağlar.

A/ Erken yaşta BABA kaybı, üvey babadan dolayı da, anne hasreti. Birikiyor ce ŞUUR altında, ülkeye hem anne hem de baba olma dileği ve gayreti.

B/ Küçük erkek kardeşinin vücudunun,köpeklerce parçalanmasını görmekten dolayı,o vücudu, YENİ TÜRK DEVLETİ olarak algılayıp, aşırı bir koruma ve kollama // gönendirme içgüdüsünün gelişmesi.
Şahsen bu önermelere katılıyorum...

SELÂNİK, Paşa'nın hayatında çok önemli bir yere sahiptir. Nüfus yapılanması , özellikle o zaman, yahudi ve sabetayist ağırlıklı olup, bu katmanın ,batı ile olan ticari ve en entelektüel bağı çok kuvvetlidir. 
Dünyaya açık hür düşüncenin, özellikle 1789 BÜYÜK FRANSIZ DEVRİMİNDEN sonra , avrupa kıtasını baştan başa etkilemesi, ULUS devletlerinin önünün açılması ama en önemlisi HÜR DÜŞÜNCENİN , toplumsal hayatta ön-plânda olması , ihtilâl sonrası elde edilebilen en KIVAMLI toplumsal kazanım olmuştur.

Volterler, Jan Jak Rusolar, Diderotlar, daha yakına geldiğimizde ,rahmetli TOPÇU Hoca'nın öğrencisi olduğu,hareket felsefesi kurucusu HENRI BERGSONLAR falan...

Toplumsal düşünce şirazesini , yerinden kaldırmaya ,yön değiştirtmeye başlamışlardı zaten.
Bütün bu düşünsel akılmların, SELANİK'te , kafelerde, pastanelerde sessizce,ama özellikle yahudi ve sabetayist entelektüeller arasında sözü,sohbeti yapılıyordu.
PAŞA, az ya da çok .
Bu muhabbetlere katıldı ve param parça olmaya giden imparatorluktan , ne kurtarılabileceğini düşündü,haklı olarak.

Normal ve ileriyi görebilen bir insan olarak, ana vatanın yani ANADOLU'nun elde tutulması halinde , devletin çekirdeğinin korunabileceğini düşündü.

PAŞA, zannederim düşlerinde ,ülkesini , SELANİK gibi görüyordu,haklı olarak. 
 Tamamen katılıyorum...

Ben de ÜLKEM içim düş görüyorum.Görmekle kalmıyorum, DÜŞ kuruyor ve diyorum ki:

Öyle bir yönetim önermeliyim ki, demokrasi yanında PEŞKİR tutsun.
Peki nasıl ?

Yemekteki TUZ gibi olabiliyor mu YÖNETİM...!!!

 

 

Not : Kapak resmimiz, ülkemizde değeri bilinmeyen ,sosyal psikoloji biliminin , topraklarımızda yeşermesinde en önemli katkı sahibi, rahmetli PRF EROL GÜNGÖR Hocamız'dır. Sevgiyle anıyoruz...



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

    Bu Habere Henüz Yorum Yapılmamış..!



 
 HABERLER
 
ÖZET OLARAK TÜRKİYE
15. BÖLÜM

Tarih : 19.08.2024
Devamı...
 
 
ÖZET OLARAK TÜRKİYE
13.BÖLÜM

Tarih : 18.08.2024
Devamı...
 
 
 
 MAKALELER
 
BİR EMİNE ROMANI
İÇ DÜNYA ÖYKÜSÜ

Tarih : 10.01.2024
Devamı...
 
 
sonbahara merhaba
candan ve gönülden

Tarih : 14.10.2023
Devamı...
 
 
 
 GİYOTİN HAVUZU
 

ÖZET OLARAK TÜRKİYE
8. KISIM

Tarih : 1.08.2024 |
Devamı...

 

ÖZET OLARAK TÜRKİYE
7. KISIM

Tarih : 31.07.2024 |
Devamı...

 

ÖZET OLARAK TÜRKİYE
6. KISIM

Tarih : 28.07.2024 |
Devamı...

 

ÖZET OLARAK TÜRKİYE
5. KISIM

Tarih : 28.07.2024 |
Devamı...

 


 
 

 
 
ANASAYFA BİYOGRAFİ SIK KULLANILANLARA EKLE GİZLİLİK İLKELERİ İLETİŞİM


Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.

HÜSEYİN SUNGUR | Resmi Web Sitesi | huseyinsungur.com © Copyright 2015-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA